KA’B BIN
MALIK(ra)
DOÇ. DR.
IBRAHIM TOZLU
Siirleriyle müsriklere korku
salan, Islam’in degerlerini
savunan edebi savasçi,
sözlü direnisin abidevi sahsiyeti,
Bedir, Uhud, Hendek savaslarinin
yigit ve cengaver mücahidi, dostlugu
ayetle perçinlenmis büyük
sahabi, ashabin güvenilir kardesi,
tutum ve davranislariyla çevresine
ilham veren, Allah’a teslimiyeti,
tevbesiyle vefakar ve dirayetli
mü’min, Kur’an’in yücelttigi insan,
imani, sabri, sadakati, dürüstlügü,
samimiyeti ve ahlakiyla örnek
sahabi, ensarin önde gelenlerinden,
Medine’nin yerlilerinden Ka’b bin
Malik (ra), Peygamberimizin üç
büyük sairinden biriydi.
EL-MECID(cc)
AHMET EDIP
BASARAN
Insan ahir ömründe bazi
temel kavramlarin, duygularin
kusatmasi altinda
kendine bir yol bulmaya çalisir.
Onu bir kul olarak güçlü ve dirayetli
kilan hassalar bu temel duygu
tazyikleri karsisinda aldigi tavirda
temayüz eder. Güç, öfke, sevgi,
cömertlik, cimrilik, san, seref gibi
olgular kulun Yaratici karsisindaki
durusunu gözler önüne seren imtihan
vesileleridir. Bu kavramlar ayni
zamanda bir tahayyül ve tefekkür
merkezi olan kalbin dünyayla giristigi
kavganin da köse taslari gibidir.
Insan, kelimelerin merceginden
hakikate nazar ettiginde orada saf
acziyeti ve çaresizligi görür. Kelime
bir iman pusulasidir. Dolayisiyla
hangi kavrami, olguyu ele alirsak
alalim insanin biricik ve tek istinatgahi
Cenab- Hak’tir. Her kavram,
duygu ve olay O’nun Ilahi rizasina
dayanmak zorundadir. Bu zorunluluk
bir kaygiyi da beraberinde
getirir ve halihazirda o kaygi daha
iyi bir insan olma yolunda bilincimizi
her daim tazeler.
KULLUKTA,
YÜKÜ DEGIL
MÜJDEYI
GÖRELIM
DR. ABDULLAH
TAHA ORHAN
Teklif, din bilimlerimizin en temel kavramlarindan
biridir. Aslinda ilk manasi
“mükellefiyet, sorumluluk, yükümlülük”
yani Cenab-i Hakk’in biz kullarini kendisine
ubudiyetle yükümlü tutmasi olsa da bugün
Türkçede kullandigimiz “birine bir seyi teklif
etmek, önermek” anlamiyla da irtibati vardir.
Teklifi n baslangici, Kur’an-i Kerim’de bahsi
geçen elest bezminde yani henüz bu dünya
hayati baslamamisken ruhlarimizin Cenab-i
Hakk’in “Ben sizin Rabbiniz degil miyim?”
sorusuna verdigimiz “Elbette -bela-” (Araf,
172) cevabidir. Burada Rabbimiz bizlere kullugunu
teklif etmis ve biz de kabul etmis idik.
Bu cevabin ardindan da Rabbimiz bizi “Ben
yeryüzünde bir halife yaratacagim.” (Bakara,
30) diyerek kendisinin yeryüzündeki halifesi
kilmistir. Bir diger deyisle, dünyadaki
varligimiz iste o ilk teklifi kabul etmemizle
iliskilidir, çogu zaman gafl ete düsüp hatirlayamasak
da…
RUH
ALLAH’TANDIR
SAID
YAVUZ
Ruh, insandan gider bazen. Onu geri çagirmak için
onun yüceligini seslendirmek, onun hayran oldugu
yüksek rikkatin parmak uçlarina dokunmak icap
eder. Sadece büyük günahlarin kovalamasiyla
degil, çagimizin çirkef eylemlerinin yaydigi negatif
enerjiden ve dahi bos islerin tutsagi olanlarin
bulastirdiklarindan kaçan ruhu onun sevdigi, onu
gönderenin sevdigi islere yönelerek çagirmak
gerek. Bazen öylesine bir ilahi içindeki dalgalanma,
bazen bir ayetin insani sarmasi… Bazen
bir an olur, Allah’in sürprizlerini sakladigi bir ani
yakalamistir insan, iste o esnada birden büyük bir
cosku içinizden gözlerinize, agziniza hücum eder.
Iste o an, anlarsiniz ki o ana kadar ruhunuz sizinle
degildi. O an geldi. Otagina kuruldu. Hosnut bir
halle içinizde kurur sandiginiz o bahçeyi çiçeklere
bogdu.
FIKH-I EKBER
KÂMIL
YESIL
Ilmihal kitaplarimiz
itikad, ibadet,
muamelat, ahlak
konularini Ehl-i sünnet
mezhebine göre ögretir.
Ömer Nasuhi Bilmen’in
Büyük Islam Ilmihali ,
Ahmet Hamdi Akseki’nin
Islam Dini, Mehmet Zihni
Efendi’nin Nimeti’l-Islam’i
bu cümledendir.
Milletimiz bu ilmihaller
sayesinde Ehl-i sünnet
dairesi içinde kalmistir.
Çünkü bu eserler imam
hatip liselerinin, yüksek
islam enstitülerinin, diyanet
mensubu hocalarin
elinde her daim kaynak
olarak bulunmustur.
Ilmihal kitaplari mezhep
tartismalarina girmeden,
ihtilafli konulari uzun
uzun ele almadan, öz
olarak Hanefi mezhebinde
böyledir diyerek konulari
icmali ögretir.
Yazilarin tamami derginin 2024 Aralik sayisinda.