ILIM VE IRFAN | Eylül | 2024 | AYIN KONUSU
TEMSIL VE TEBLIG: YASAMAK VE ANLATMAK

Temsil; “bir kimse veya topluluk adina davranma; belirgin özelliklerini aksettiren simgesi durumunda olma” gibi anlamlara geliyor. Bu yönüyle mü’min ve Müslüman olarak bizler Islam’i, Resulullah’i ve hatta Allah’i temsil ediyoruz; yeryüzünde birer halifeyiz. Kendi adimiza degil Allah adina, resulü Muhammed Mustafa (sas) adina yasiyor, hareket ediyoruz. Biz, onlar adina degil de herhangi bir baskasi adina temsilci olsak ve yasasak hakki ve hakikati yasamis olur muyuz? Ahlakimiz, tavrimiz, dilimiz, yasayisimiz kimi temsil etmektedir? Elbette büyük bir mesuliyet. Bu sebeple halifeyiz, bu sebeple Allah’in rizasina talibiz, bu sebeple cennetle ve cemalle sereflenecegiz. Yük agir, yol mesakkatli, zahmetler çok; sonu sonsuz rahmet, bereket ve saadet.
Biz öncelikle kendi nefsimizde, canimizda temsili hakkiyla eda ederken diger canlari da bu mübarek, bu kutlu yola davet ediyoruz. Bunun en canli örnegini Gazzeli kardeslerimiz sergiliyor bütün dünyaya. En zor sartlarda Allah’a baglilik, O’nu (cc) ve Resulü’nü temsil etme kudreti. Sonuç, onlar sehadet serbetini içerken veya bunun için sirada beklerken yeryüzünün farkli cografyalarindan binlerce insan bu gücün asil kaynagina, Allah’a, Islam’a kosuyor. Bu berekete elhamdülillah. Teblig; hem dil ile hem hal ile en güzeli anlatmak, sunmak, takdim etmek. Bu güzellik karsisinda Rabbini bulan insanlarin bahtiyarligina sahitlik etmek. Temsil ve teblig, güzel ve düzgün yasanti olmayinca aci bir sekilde dinden uzaklasan binlerce insan da yüregimizi yakiyor.
Seytan, nefs, kötülük, dis güçler, iç hainler acimasizca saldiracak fakat Allah’a ve Resulullah’a iman eden bizler bütün ümit ve imkanlarimizla irsada, davete, temsile ve teblige devam edecegiz.
Biz eristirmez, ulastirmaz, nakletmezsek kalpler, vicdanlar, zihinler çorak ve kurak kalir.
Rahmet, bereket, magfiret için kalplerimizde yeseren iman nurunu, Islam ahlak ve yasantisini her kulaga, her dimaga, her kalbe, her akla ulastirmayi nasip etsin Allah bize.

TEMSIL VE TEBLIG
PROF. DR. SELAHATTIN YILDIRIM

Misyonerler batil inançlarini yaymak için mallariyla canlariyla çalismaktadirlar. 1985 yilinda Amerika’nin Kolorado eyaletinde bir konferans tertip edilmis, katilan kirk ilim adamindan Müslümanlar arasinda Hristiyanligi nasil yayacaklari konusunda tebligler alinmistir. Bu is için de bir milyar dolar bütçe ayrilmistir. 1819 yilinda Sion daginda misyonerlik teskilati kurulduktan sonra gönüllü pek çok misyoner Anadolu topraklarina Hristiyanlik propagandasi için gelmis, Anadolu topraklarinda at sirtinda ve çok zor sartlarda binlerce kilometre yol katetmisler, gittikleri her yerde önce giden misyonerler tarafindan sevinçle karsilanmislardir. Bunlardan birisine misyonerlik ilahiyat yüksekokulunda profesörlük teklif edilmis, ancak o, “Ben Anadolu topraklarinda misyonerlik yapacagim.” diyerek bu ünvani reddetmistir. Türkiye Için Sirada Ne Var? adinda kitap yazan bir misyoner söyle demektedir: “Misyonerlik faaliyetleri için Anadolu topraklarina ilk gelen misyonerler topraga tohum atti. Onlardan sonra gelenler topraga atilan bu tohumu sulayip büyüttüler. Daha sonra gelenler mahsul aldilar.”
Adamlardaki aska bakar misiniz? Diyanet kanali ile Avrupa ülkelerine yüzlerce imam gönderiliyor. Bunlardan kaç tanesi bir Hristiyanin veya bir ateistin Müslüman olmasina vesile olayim düsüncesi ile bu göreve talip oluyor? Heyhat! Misyonerlerin, kendi memleketlerindeki kiliseleri bos kalmisken Anadolu topraklarinda misyonerlik yapmak için gelmeleri, buralarda kilise evlerini açmaya çalismalari hangi peygamberin askinadir? Hazret- i Musa’nin ve Hazret-i Isa’nin hangi hadisleri bunlari aska getirmistir? Oysa bizim peygamberimiz birçok hadislerinde bizleri teblig ve davet vazifesine tesvik etmistir.

ISLAM’I HAKKIYLA TEMSIL VE YERINDE TEBLIG
PROF. DR. KADIR ÖZKÖSE

Müslümanlar olarak hepimizin tek ve ortak çabasi Islam’i anlamak, Islam’i yasamak, Islam’i anlatmak ve Islam’a hizmet etmek meslegidir. Doktor, mühendis, ziraatçi, esnaf ve tüccar olmamiz rizkimizi temin yollarimizdandir. Bizlerin dünyadaki varlik serüvenimiz sadece rizkimizin pesinde kosmaktan ibaret degildir. Herkesin, mesleginde en iyi ve en yetenekli düzeyde olmasi kadar, asli mesgalesi olan Allah’in dinine hizmet etmek mesleginde de profesyonel olmasi gerekmektedir. Mühendis kendi imkanina göre, doktor kendi konumuna göre, siyasetçi kendi mevkiine göre, komutan islevselligine göre, emniyet mensubu kendi ortamina göre, ögretmen kendi aktivitesine göre, tüccar kendi yapisina göre Islam’in sesi ve adresi olmak zorundadir. Müslümanlar olarak hepimiz Allah’in dinine hizmet etmek mesleginde maharetli olmak zorundayiz. Kelime- i sehadet getiren her mü’min bu davanin ve bu iddianin geregini yerine getirmek, mensup oldugu Allah’in dinine hizmet etmek, Islam’i en güzel sekilde temsil etmek, Islam’in sesi olmak zorundadir. Asil meslek budur, diger meslekler bu amaci gerçeklestirmenin tali unsurlaridir.

DOGRU ILETISIM VE EGITIM FAALIYETI OLARAK TEBLIG
PROF. DR. IBRAHIM BAZ

Bilindigi üzere geleneksel manada teblig, ilim ehli tarafindan daha ziyade sözle, irfan ehli tarafindan hal ile yapilmistir. Ancak degisen kültürel ve ekonomik sartlar, dogal olarak dini tebligi de bu iki temel alana ilave yeni yol ve yöntemlerle de yapmayi zorunlu hale getirmistir. Dünya genelinde bakildiginda özellikle Hristiyan tebligciler veya misyonerler bu konuda devletlerin ve kiliselerin de sundugu maddi ve teknolojik imkanlarla kendi dinlerini tebligde yeni yöntemleri daha basarili kullanirken, Müslümanlar bu konuda biraz daha geleneksel teblig yönteminde israr etmektedir. Insanlara ulasamamanin veya ulasilsa bile etkisinin az olmasinin nedenlerinden biri de iste bu isrardir. Elbette geleneksel yöntemlerin muhatabi vardir. Ama en çok sikayet edilen konu olan gençlere ulasma hususunda bu yöntemlerin etkisinin istenilen ve beklenilen düzeyde olmadigi asikardir. Her tebligci kendi çagini tanimali, çaginin dilini bilmeli ve tebligde kullanmalidir. Bu hakikat, insanlara akillari seviyesinde konusmayi emreden Peygamber Efendimizin bir teblig yöntemdir. Bu çerçevede yasadigimiz çaga teblig zaviyesinden baktigimizda üç temel baslik gözükmektedir.
Birincisi, her insanin evine yerlestirilen ve eline tutusturulan teknolojik aletler araciligi ile dini ve milli degerleri yok sayan dünyanin haz ve lezzetlerine dair kesintisiz bir davet yapilmaktadir. Bir baska ifadeyle kapitalist dünyanin egemen güçleri inançsizlik ve ahlaksizlik tebligi yapmaktadir. Üstelik insanlar internet ücreti diye tanimlanan bir ücret ile bu teblige bedel ödeyerek gönüllü muhatap olmaktadir. Televizyon ve sosyal mecralar araciligiyla yapilan bu kesintisiz tebligin en büyük muhatabi ise çocuklar, gençler ve kadinlardir.

Dosya yazilarinin tamami derginin Eylül, 2024 sayisinda.

Muhterem Müslümanlar, babam Seyh Hazretlerinden su sohbeti dinledim, buyurdular ki:...

Hayat-din iliskisini dogru ve dengeli bir baglama oturtmak temiz fitratin çagrisina kulak vermek anlamina gelir....

Ilim ve Irfan dergisi 13. yilina girdi. Dergi 13. yilinin ilk sayisini teblig dosyasina ayirdi....

IRFAN BASIM YAYIN DAGITIM SAN. VE TIC. LTD. STI.
Zafer Mahallesi Kurultay Sokak No:1/6 Yenibosna | Bahçelievler / Istanbul | Telefon: 0(212) 694 98 98
Copyright © 2012-2024