Ticaret ve alis-veris hayatin temel gerçeklerinden biri. Bunun usulü, adabi, kurali, siniri var mi; varsa nerededir bu sinir?
Ilim ve Irfan dergisi Agustos sayisinda (sayi: 72) ticaret ve alis-veris adabini dosya olarak islemis. Adeta bir ticaret ilmihalinin önsözü bütün inceligiyle yazilmis. Tasavvufi ve irfani bakisi burada da merkeze alan dergi, ticarette müslümanin sinirlarinin nerede baslayip nerede bittigini gündeme tasiyor.
Dosya kapsaminda Prof. Dr. Süleyman Derin sufilerin kazanma ve harcama aliskanligini etrafli bir sekilde ele aliyor. Ahilik meselesine de deginen Prof. Dr. Derin, sufilerin zühd anlayisinin tamamen dünyadan yüz çevirmek seklinde anlasilmasinin yanlis oldugunu; bunun yerine helalinden kazanmak hak yoluna harcamak ilkesinin sufilerin temel görüsü oldugunu beyan ediyor. Sufilerin nasil kazandigi ve nereye harcadigi bu yazinin çerçevesini olusturuyor.
Prof. Dr. Selahattin Yildirim hadisler isiginda ticaret ahlakini ele aliyor. Prof. Dr. Yildirim, günümüzde ticaret hayatinda yapilan bazi yanlislara da isaret ederek bunlarin hiç uygun olmadigini vurguluyor: “Gerek ticarette gerekse diger alanlarda olsun günümüz insaninin düstügü büyük yanlislardan biri de imkani oldugu halde borcu ödememektir.”
Prof. Dr. Ali Akpinar da yazisinda Kur’an-i Kerim’de ticaret ve alis-verisle ilgili zikredilen ayet-i kerimeleri merkeze alarak önceki kavimlerin hatalarina düsmememiz gerektigini belirtiyor. Prof. Dr. Akpinar, helalde bereket, haramda pismanlik vardir, diyor.
Hamza Toprak ise yazisinda ticaretin ve alis-verisin temel kanunlarina isaret ediyor. Toprak, ticarette kazanmanin ve harcamanin inceliklerini de vurguluyor. Her ay düzenli olarak orta sayfada sohbetleri yer alan Seyh Muhammed Muta’ Haznevi bu sayida, ilk müslümanlar nasil düzeldiyse biz de ancak öyle düzeliriz, diyor. Insanlar fitne ve fesatlar, günahlar ve haramlar karsisinda, bunlara giden yollardan vaz geçmedikçe, Nebevi ahlaka yönelmedikçe düzelmelerinin mümkün olmadigini beyan ediyor, Seyh Muhammed Muta’ Haznevi.

Azigimiz takva, yolumuz hac
Dr. Ibrahim Tozlu Peygamber Efendimizin sade hayat tarzini anlattigi yazisinda Efendimizin hayatinin bizler için de rehber olduguna isaret ediyor.
Doç. Dr. Ibrahim Baz hacci ele aldigi yazisinda bu yolculuga takva azigiyla çikilip irfani derinlikle dönülmesinin inceliklerini gösteriyor.
Dr. Mahmud Esad Erkaya bir evlat, bir kurban ve bir peygamber olarak Hazret-i Ismail’i anlatiyor.
Prof. Dr. Kadir Özköse bu sayida Seyh Yusuf Hemedani’nin tasavvuf anlayisini bütün yönleriyle ortaya koyuyor. Onun yolundaki ve yöntemindeki irfan tecrübesini bugüne tasiyor.
Mona Islam felsefi ve tasavvufi isaretlerle ördügü yazisinda Hazret-i Ibrahim’den yola çikarak dostlugun anlamina isaret ediyor.
Dr. Kübra Zümrüt Orhan tasavvufi kavramlari incelmeye devam ediyor. Bu sayida gaybet ve huzur kavramlari ele alinmis.
Said Yavuz, namaz bir can simididir, ona sarilalim, diyor.
Ahmet Edip Basaran, Cahit Zarifoglu’nun Yasamak adli günlügünü merkeze alarak irfani derinlige vurgu yapiyor.
Her ay Gülbahçe ekiyle birlikte gönüllere misafir olan Ilim ve Irfan dergisi bir serinlik getirmeye devam ediyor.