Muhterem kardeslerim, itiraf ediyorum ki bana yüklenen bu agir yükü tasimaktan acizim. Durumumu sürekli olarak babam Seyh Hazretlerinin büyük bir alime atfen naklettigi bir hadiseye benzetiyorum. Söyle ki: Söz konusu alim, dostunun ziyaretine gitmis; gittiginde ev sahibi beraberinde küçük bir çocukla kendisini karsilamis. Alim zat da üzerindeki abiyeyi çikararak küçük çocuga giydirmis; tabiiki çocuk küçük elbise büyük. Aralarinda büyük bir beden farki var. Büyük olan elbise çocuga çok genis geliyor ve ayaklarina dolaniyor.
Iste babam Seyh Hazretleri de bana genis gelecek bir elbise ve ulasamayacagim bir alan birakti. Bu alan sadece bir sehir, bir ülke, bir bölge ya da devletten ibaret degil; tam aksine devletler genisliginde bir meydan birakti. Ben de sasirip kaliyorum; doguya mi gitsem batiya mi; kuzeye mi gitsem güneye mi? Gitsem de tevdi edilen emanet ve sorumlulugu yerine getirsem diye düsünüyorum. Ancak sunu biliyorum ki insanlar bana ayri bir gözle bakiyorlar; Seyh Hazretlerinin gözüyle bakiyorlar; çünkü Haznevi seyhinin elbisesini giydigimi görüyorlar. Bu yüzden de aranizda aziz yasiyor ve sizlerden sevgi ve takdir görüyorum. Ben de Allah’a dua edip yalvariyorum ki ben bu tertemiz ve pak elbiseyi kirletmeyeyim; temiz kalsin berrak kalsin pak kalsin; böylece Seyh Hazretlerinin ilke prensip ve adabi her tarafta kabul görmeye devam etsin. Alimler tarafindan kabul görsün, erdemli insanlar tarafindan takdir edilsin, bütün insanlarin kabulüne mazhar olsun. Seyh Hazretlerinin alimlerinden ve sevenlerin¬den rica ediyorum ki bu adaba sahip çiksinlar, dejenere etmesinler, bozmasinlar; din düsmanlarinin tenkidine firsat vermesinler, vesile olmasinlar. Bu ilke ve adaba, ser’-i serife aykiri hususlar karistirmasinlar; tarikatvari bidatlari sokmasinlar; çünkü degerli kardeslerim, Seyh Hazretlerinin hizmetinde ve yakininda bulunmam hasebiyle, Seyh Hazretlerinin sürekli olarak tarikat adabinin sünnet-i seniyyeye bagliligini vurguladigini müsahede etme sansi yakaladim. Hatta bu noktada meydan oku¬yordu. Fakat üzülerek ifade ediyorum ki bu tarikata birtakim yanlisliklar sokmaya çalisanlari ve bozmaya gayret edenleri görüyor ve duyuyoruz.

(Yazinin tamami Ilim ve Irfan dergisinin Mart sayisinda.)

Muhterem hazirun, Hazret-i Muhammed’in peygamber olarak gönderilmesi...

Insanin fitrati tertemizdir. Ne var ki zamanla disardaki enkazin, toz dumanin külleri üzerine düser....

Ilim ve Irfan dergisinin 2024 Aralik sayisi sahsiyet dosyasiyla çikti....

IRFAN BASIM YAYIN DAGITIM SAN. VE TIC. LTD. STI.
Zafer Mahallesi Kurultay Sokak No:1/6 Yenibosna | Bahçelievler / Istanbul | Telefon: 0(212) 694 98 98
Copyright © 2012-2024