Zor zamanlardan geçiyoruz. Ve bilinmelidir ki zor zamanlarin imtihani da agir ve çetin olur. Islam dünyasi tarihinin en büyük buhranlarindan, bunalimlarindan birini daha yasiyor. (Son birkaç asirdir sikintisiz bir günümüz mü oldu, diyeceksiniz. Haklisiniz.) Pratik örnek olarak ve müesseseleriyle neredeyse esamesi okunmamasi yetmiyormus gibi Islam, teorik ve kitabi olarak da büyük çapli bir saldiri altinda; sinsi, derin ve sistematik bir operasyonla karsi karsiya.
Bizi, gerçek Islam bu degil demekten, kendimizi savun¬maktan; Islam’in ne oldugunu anlatmaya firsat bulamaz hale getirmek istiyorlar. Bunun için de daha sorunun biriyle bogusurken baska bir sorunu devreye sokuyorlar.
Dahasi Kitap ve Sünnet’e dayali Islam da büyük tehdit altinda. Pratik örnekler üzerinden asil hedeflenen Islam’i itibarsizlastirmak, önüne bir ek koymadan ismini telaffuz edemez hale getirmektir. Algi operosyanlarinin amaci bu: Siddet ve terörle, içeriksiz, derinlikten yoksun, hiçbir Müslümanin kabul edemeyecegi bazi uygulamalarla, Islam’in bu çaga söyleyecek sözünün kalmadigini büyük kitlelerin bilinçaltina yerlestirmek. Hem müntesiplerinde bir bezginlik, bir suçluluk psikolojisi, hatta zihinlerde bir tereddüt olusturmak, hem de ona yönelen diger insanlarin yoluna set çekmek. (Ama onlar istemese de Allah nurunu tamamlayacak, diyeceksiniz. Yine haklisiniz.)
Tüm olan bitenin Islam’i insanlarin gözünden düsürmek için tezgahlandigi apaçik ortada ama tezgahi kuranlar öyle bir ustalikla saklanmislar ki tüm plan Müslüman görünümlü masalar eliyle yürüyor ve tüm suç, sahtekar Müslümanlar üzerinden Islam’a yikiliyor. (Oyuna gelmeyelim biz de, diyeceksiniz. Maalesef, yine haklisiniz.) Evet, zaman zor ve imtihan çetin.

15 Temmuz’un anlami
Türkiye’de yasanan süreci ve 15 Temmuz’daki menfur kalkismayi da bu çerçevede okumak gerek. Bu makus talihi kirmak, bu kötü gidisata dur demek için ciddi bir imkan elde eden Türkiye, karanlik bir mecraya dogru sürüklenmek isteniyor. Çünkü Türkiye Müslümanlar için bir umut isigidir. Bu kara propagandanin etkisiz kaldigi bir yerdir Türkiye. Derin planlari tersyüz edecek ciddi bir potansiyel sahibidir. Dünyaya hükmedenlerin nezdinde daha da tehlikelisi, son yillarda bu potansiyeli harekete dönüstürmek için önemli çalismalarin yapiliyor olmasidir.
Açikça adini koyalim: Türkiye dünyayi yöneten ve sekillendirmek isteyen gücün oyununu bozmaya aday çok az ülkeden biridir. Iste bundan endise duyanlar onu çepeçevre kusatmis durumda. Bu kusatmayla yetinilmiyor, içeride de onu mesgul edecek gündemler ihdas etmeye çalisiyorlar. Hedef, onu kendi iç gündeminde bogmak, böylelikle uluslararasi sahada etkin hale gelmesinin önüne geçmek.
Tabi bu çelmeyi aleni ve mertçe atamadiklari için, son kalkismada yine kendilerini gizleyip sureta bizden olan birilerini piyon olarak kullandilar. Ama basaramadilar. Basaramadiklari gibi iz de biraktilar. Millet masayi tutan eli gördü bu sefer. Kuklayi oynatan kuklacinin eskali belirlendi, robot resimleri çizildi. Milletin bu tarihi ayaklanmasi, kanaatimce kukladan çok kuklaciya dönüktür. Dile getirilmese, adi bu sekilde konulmasa da hakikat budur.
Dolayisiyla meselenin siyasetlerüstü bir mesele oldu¬gunu söylerken, bunu kastediyoruz. Gün birlik olma günüdür, derken bu derin plana isaret etmek istiyoruz. Ülkene sahip çik kardesim, derken bu büyük resmin görülmesini arzu ediyoruz.
Son sözümüz; 15 Temmuz kalkismasinin hemen ardindan Ilim ve Irfan Dergisi ve Haznevi Ilim ve Irfan Vakfi ortak imzasiyla yayinlanan bildirinin sonunda yer alan o dua olsun:
Allah’im sen ümmet-i Muhammed’e yardim et! Müslümanlari, Islam cografyasinin tamaminda izzet ve seref içinde yasamaya muvaffak eyle! Dünya Müslümanlarinin umudu olan ülkemiz Türkiye’yi ve tüm cografyamizi kötülerden ve kötülükten koru!
Senin her seye gücün yeter süphesiz! Efendimiz’e (sas), âline ve ashabina salat ve selam olsun!