Allah’in son elçisi dünyaya
geldiginde gerek
Mekke’yi gerekse diger
beldeleri pek çok mesakkat ve
büyük sikintilar kusatmisti. Gözle
görülür muazzam bir daralma
vardi sehirde. Kapkara bulutlar
gökyüzünü kaplamis, bütün
yeryüzünde gönüllerde kasvet,
bedenlerde eziyet ve iskence
ile had bilmezlik kol geziyordu.
Yagmur yagiverse rahatlayacakti
adeta bütün âlem. Rahmete muhtaçti
her bir insan ve onu bekleyen
her bir can.
Kutlu dog um ask la basladi;
rahmet pinarlarina susayanlar
için. Yasadigi sikintilardan
gönülleri mustarip olanlar bu
asktan haberdar oldular. Bakan
gözle görenler hadiseleri anladilar,
alametlerini kavradilar ve tüm
olup bitenleri anladilar. Iskencelerden
ve sikintilardan kurtulmak
isteyenler, çare bekleyenler, medet
umanlar gördükleri ve bildikleri
kutlu elçiye istiyakla yöneldiler.
Rahmet peygamberi için dogumundan
peygamberligine degin
evvela gönüller hazirlandi. Kalpler
O’nun (sas) gelisiyle sürur buldu.
Yazinin tamami derginin 133. sayisinda.