Insan, bütün yakinlarina yetecek kadar mal kazansa bile bununla yetinmeyerek daha fazla kazanmaya ve mal yigmaya çabalar. Bu hirs, malik oldugu zenginligi gözüne az gösterir ve böylece malindan hakkiyla istifade etmesine mani olur. Kisinin düsmanindan kisas ile öç almasi gibi, hirsindan da kanaat ile intikam almasi gerekmektedir. (Kuseyri, er-Risale, 1993:395) Din, ahiret ve dünya islerini idare etmenin ayri bir hüner oldugunu düsünen Ebu Bekr el-Meragi der ki: “Akilli kimse dünya isini kanaat ve tehir ile idare ederken, ahiret isini hirs ve acele ile gerçeklestirmeye çalisir, din isini ise ilim ve cehd ile idare eder.”
Ister fakir olsun ister zengin, kanaate sahip olmayan kimseler dünyanin cazibesine kapilirlar, ahiret hazirligini unuturlar ve iki cihanda da kaybedenlerden olurlar. Mevlana Hazretleri böyle kimselere su nasihatte bulunur: “Riziklar denizini bir testiye dökecek olsan, ne kadarini alir? Ancak bir günlük kismet, bir günlük su. Harislerin, dünyayi çok sevenlerin göz testileri hiç dolmaz. Sedef, kanaatkar olmazsa içinde inci meydana gelmez.” (Can, Mesnevi Tercümesi, 1997: beyt: 20-21)
(Yazinin tamami derginin EYLÜL, 2020 sayisinda.)