Merhum Mahmud Sami Ramazanoglu’nun Medine’de çekilmis bir fotografi vardir. Sevenleri yaninda ama böyle kosarcasina yürürken, bir yere yetismek telasinda. Çok nadir fotograflarindan biridir o. Onu hep bu fotograftaki gibi düsünüyorum. Yapilacak çok isi, hizmeti olan; yanginda imdat isteyen ruhlara yetisme telasinda. O telas bu insani yetistirmis, büyütmüs. Bugünün Islam hizmetinde olan herkesin yolu bir sekilde ona ugramis. Yüz yüze olmasa bile, yüzüyle, durusuyla, sahsiyetiyle, sözleriyle yetismis insanlara dar zamanlarda. Bunun için de kosmasi gerek. O telasli yürüyüs bana bir de su ayeti hatirlatir: “O halde Habibim, de ki: Hepiniz Allah’a kaçin. Hakikat budur ki ben sizi onun azabindan açikça korkutan bir peygamberim.” (Zariyat, 50)
Dünyanin kendisini süsleyerek kabul ettirmek istemesi karsisinda hep teyakkuzda olma hali. Bir an gaflete düs¬mekten ödü kopmak. Bu yürüyüste bunu görüyorum. Bir sey anlatiyor bu hizli adimlar bize. Tehlike büyük. Takip ediliyoruz. Bizi ele geçirmek, bir mankurt haline dönüstürmek isteyen günahlarin esiri olmamak için hep uyanik olmak zorundayiz. Nöbette uyuyan askere reva görülecek olan sey ne ise, dünyada gaflete dalip ruhunu seytanin isgaline açik tutan kisiye de odur: Ölüm. Kisiligin, kimligin, ruhun ölümü... Demek kaçmak gerek. Bu, korkakligin göstergesi bir kaçis degildir. Aksine nefsin köpekler gibi arzuladigi seylere sirt çevirip kaçma yigitligini göstermek. Bu kaçis Yusuf’un gömleginin arkadan yirtilmasina sebep olan bir kaçistir.
Ayet, sarsici bir ikazda bulunuyor. Kaçin. Yani uzaklasin, sakinin dedigi yerler de var ayetlerin. Ama burada adeta arkaniza bakmadan hizla, aceleyle orayi terk edin diyor. Çünkü Allah biliyor ki seytanin fisiltilari bitmek bilmez. Küfür binbir türlüdür. Buradan çagirir olmaz, baska yerden seslenir. Dost gibi gelir, düsman gibi çatar, kardes gibi yaklasir. Günümüzü düsünün. Bizleri huzur halinden, Allah ile olma halinden uzak kilmak için neler icat edilmis? Modern günahlar. Üzeri süslü günahlar. Sevaplarin içine ustaca yerlestirilmis günahlar. Kisisel gelisim kitaplarinin basarili olmamiz için bize salik verdikleri gibi. Basarili olmak için ya da para kazanmak için çizdikleri yollar. Hepsinde birilerini ezerek yükseliyorsunuz.

(Yazinin devami Ilim ve Irfan dergisinin Subat sayisinda, sayi: 66)