Zilletin ziddi olan izzet, üstün ve serefli olmak demektir. Kendisini bizlere el-Aziz ve el-Hakim olarak tanitan Rabbimiz mutlak ve sonsuz izzet sahibidir. El-Aziz; galip gelmek, güçlü olmak, baskalarina izzet bahsetmek ve yegane olmak demektir. Bu isim Kur’an’da seksen dokuz yerde geçer. Bunlardan kirk dokuzu el-Hakim ismiyle birlikte, on üç yerde er-Rahim, altisar yerde el-Alim ve el-Kavi, üçer yerde el-Gaffar, el-Muntakim ve el-Hamid, ikiser yerde el-Gafur ve el-Vehhab, birer yerde el-Muktedir ve el-Cebbar isimlerine bitisik olarak geçmektedir. Bunlardan dördü izzetin bütünüyle Allah’a ait oldugunu ifade etmektedir.
Beyzavi’nin ifadesine göre, kullarin Allah’in el-Aziz isminden istifade edebilenleri, ahiret saadeti basta olmak üzere insanlarin her konuda kendilerine muhtaç olduklari kisilerdir. Bunlarin basinda enbiya-i kiram gelir. Peygamberler disinda bu üstünlüge mazhar olanlar peygamberlere tâbi olan ve onlarin mirasina sahip olanlardir. (Beyzavi, Serhu Esmaillahi’l-Hüsna, s. 197) Avam ya da havas insanlarin izzet sahibi olmalari ancak Kur’an’a ve Hazret-i Peygambere tâbi olmalariyla mümkündür. Hazret-i Ömer’den rivayet edilen bir hadislerinde Peygamberimiz (sas) söyle buyurmuslardir: “Süphesiz Allah, bu kitap -Kur’an- ile bazi topluluklari yüceltir, bazilarini da alçaltir.” (Müslim, Müsafirin, 269)
(Yazinin tamami Ilim ve Irfan dergisinin Mart, 2017 sayisinda.)