YOL BILGISI | Ekim |
2012 |
KÖSELER
| Okunma: 2561
Marifet sahibi olan alim, ilminin geregi olarak ahlak ve davranislariyla çevresine örnek olan, insan yetistiren, bildiklerini yasayan ve arkasindan eserler birakan kisidir. O, ruhunu egittigi için alimler yetistirebilir, ötekini kendi nefsine tercih ettigi için onlarin kalplerini fethedebilir ve özü-sözü bir oldugu için de ismi gönüllere naksedilir. Iste, Seyh Muhammed el-Haznevi (ks) de bu zatlardan biridir.
Hani denir ya “medeniyet, atesin bulunmasiyla baslamis”, aslinda baslangicini kalemin yani yazinin icadina baglamak gerekir. Iste o kalem dile gelse, “21. yüzyil gibi herseyi maddeyle ölçen bir çagda ahlak, ilim, ihlas, irfan ve tevazu abidesi olarak yasamis olan bu zati ben nasil ifade edeyim” derdi.
Evet, adi Muhammed el-Haznevi, lakabi Sehidü’l-Haremeyn. El-Bazz Seyh Izzeddin el-Haznevi’nin terbiyesinde yetismis büyük mürebbi...
Ilim ve irfana yolculugu
Son yüzyilin büyük mutasavvif ve müceddidlerinden Sah-i Hazne namiyla maruf Seyh Ahmed el-Haznevi’nin (ks) torunu olan Seyh Muhammed el-Haznevi (ks), 1949 yilinda, çok degerli bir ailenin içinde dünyaya gözlerini açmistir. Ailesi, ilim ve irfanla beslenmesine ve yetistirilmesine çok önem vermistir. Seyh Hazretleri, küçük yaslarda Kur’an-i Kerim’i okumayi ögrenmis, sarf, nahiv, belagat, mantik, tefsir, hadis gibi çesitli ilimleri tahsil etmistir. Ardindan da diger ilimlere yönelmis, kisaca “mantik” ve “mefhum”da derinlesmistir. Öyle ki, Islami ilimlerden bilmedigi veya vakif olmadigi dal neredeyse kalmamistir.
Seyh Muhammed, bir taraftan Haznevi medresesini yönetip orada yillarca ders ve talime devam etmis, diger yandan da küçük yaslardan itibaren tasavvufi yolculugunu ve seyrü sülukunu sürdürmüstür. Yetistirdigi talebeler, bugün basta Türkiye, Suriye ve Lübnan olmak üzere birçok Islam ülkesine yayilarak teblig ve irsada devam etmektedir. Bu arada, manevi yolda da seyhi ve babasi Izzeddin el-Haznevi’nin (ks) talimatlarini titizlikle yerine getirmis ve günden güne ahvalini terakki ettirmistir. Seyhi ahiret yurduna göç ettigi 1992 yilinda da onun vasiyetiyle Haznevi tarikatinin mürsidi olarak hizmete baslamis ve bu görevini kesintisiz olarak vefat ettigi 2005 yilina kadar 13 yil sürdürmüstür.
...
(Yazinin devami Ilim ve Irfan Dergisi Ekim 2012 sayisinda...)