ISARET TASLARI | Eylül | 2012 | KÖSELER | Okunma: 2556
Marifet için pek çok makama ulasmanin gerekli oldugu söylenebilir ama acaba marifet olmadan muhabbet, muhabbet olmadan marifet olabilir mi? Marifet ile muhabbet, yani tanimak ile sevmek arasinda bir münasebet vardir. Tanimak sevmenin baslangicidir. Insan önce tanir sonra sever. Ama bazen bunun tersi de geçerlidir. Yani insan önce sever, sonra tanir.

Marifet ve muhabbet bu anlamda Allah’in varligini varligimizla kabul edebilecek düzeydeki kamil bir imanin iki temel ayagidir. Ask ise marifet ve muhabbet arasindaki kuvvetli bag demektir. Bu perspektiften baktigimizda aslinda kainatin ve insanligin varolus sirrinin marifet ve muhabbet oldugunu söyleyebiliriz. Allah Teala, marifetine yani bizatihi kendisinin bilinmesine ve taninmasina muhabbet edince varlik alemini yaratmistir. Bundan dolayi tüm bildiklerimiz aslinda O yüce varligi bilmeyi bilebilmemiz içindir; ögreten, “oku” emr-i ilahisini Hz. Peygamber’i (sas) ile bizlere ulastiran Rabbimiz bizde olani okuyarak marifete yani kendisine ulasmamizi istemektedir. Çünkü varolusu açiklayan ve kisaca “kenz-i mahfi” olarak bilinen kudsi hadiste anlatilan Allah Teala’nin murad-i ilahisi, cemal ve kemaliyle insanda zahir olmustur.



(Yazinin devami Ilim ve Irfan dergisinin Eylül sayisindadir.)

Muhterem hazirun, Hazret-i Muhammed’in peygamber olarak gönderilmesi...

Insanin fitrati tertemizdir. Ne var ki zamanla disardaki enkazin, toz dumanin külleri üzerine düser....

Ilim ve Irfan dergisinin 2024 Aralik sayisi sahsiyet dosyasiyla çikti....

IRFAN BASIM YAYIN DAGITIM SAN. VE TIC. LTD. STI.
Zafer Mahallesi Kurultay Sokak No:1/6 Yenibosna | Bahçelievler / Istanbul | Telefon: 0(212) 694 98 98
Copyright © 2012-2024