ILIM VE IRFAN | Temmuz | 2024 | DIGER YAZILAR | Okunma: 117
HÜRMET VE HÜZÜN AYI: MUHARREM
DR. SAMI BAYRAKCI

“Haram kilinan, yasaklanan; saygi duyulan, kutsal olan” gibi anlamlara gelen Muharrem kelimesi, Islam kültüründe savasmanin haram kabul edildigi dört aydan birinin adidir. Diger üçü Resulullah (sas) tarafindan Zilkade, Zilhicce ve Recep olarak belirlenen haram aylarin Kur’an-i Kerim’de isimleri geçmemektedir. Ancak haram aylara karsi hürmet gösterilmesi gerektigi, haram aylarda saldiriya ugrama durumu hariç savasmanin büyük günah oldugu haber verilmistir. (Maide, 2; Bakara, 217) Haram aylardan biri olan Muharrem de ay ismi olarak Kur’an’da geçmemekle birlikte yukarida zikredilen manalarda pek çok ayette kelime manasiyla kullanilmistir. (Bakara, 85; Maide, 26; Enam, 139 vd.) Resul-i Ekrem, Muharrem ayini “Allah’in ayi” olarak nitelendirmis ve Ramazan ayinda farz olan oruçtan sonraki en faziletli orucun bu ayda tutulan oruç oldugunu ifade etmistir. (Müslim, Siyam, 202-203) Fecr suresinde üzerine yemin edilen fecrin Muharrem ayi oldugu, yine ayni surede üzerine yemin edilen on gecenin Muharrem ayinin ilk on gecesi oldugu gibi bazi rivayetler de bulunmaktadir. Hülasa Muharrem ayi Islam dininde ve kültüründe saygi ve hürmete layik, yilin diger aylari arasinda farkli bir önem ve sayginliga sahip, hususiyetleri bulunan bir aydir. Bu hususiyetlerden bir tanesi de Hazret-i Ömer’in halifeligi döneminde, 638 yilinda hicretin resmi takvim baslangici olarak kabul edilmesiyle Muharrem ayinin, yilin ilk ayi olarak belirlenmis olmasidir.

IHSAN VE ITKAN
PROF. DR. SELAHATTIN YILDIRIM

Itkan yapilan bir isi takdir edilecek kalitede yapmak, dünya piyasalarinda marka olabilmektir. Ihsan dini ibadetlerimizi Allah’in kabul edecegi vasifta yapmak, itkan da dünyevi isleri insanlarin begenip takdir edecekleri sekilde yapmaktir. Seddad bin Evs’ten rivayet edildigine göre Peygamber Efendimiz söyle buyurmustur: “Allah her konuda ihsani emretmistir. Bir canliyi öldüreceginiz zaman güzel öldürün. Hayvani bogazlayacaginiz zaman güzelce bogazlayin. Bunu yapacak olaniniz biçagini iyice bilesin, hayvani rahatlatsin.” (Müslim, Sayd, 57; Ebu Davud, Edahi, 11) Bu hadisten çikarmamiz gereken ders sudur: Müslüman sürekli mükemmele ulasma gayreti içerisinde olmalidir. Bu da hiçbir isi rastgele, bastan savma ve kolayina gelecek sekilde degil, her seye hakkini vererek, en mükemmeli ortaya çikarma disiplin ve sorumlulugunu tasimakla mümkün olur. “Allah yaptigi isi güzel yapanlari sever.” beyani, Müslümandaki is ve kalite disiplinini olusturmaya yeterli bir tesviktir. Kurban keserken, zararli bir hayvani ortadan kaldirirken de Müslüman farkini ortaya koymak gereklidir.

SEHADET HATTINDA BIR DIRENIS DESTANI: GAZZE
AHMET EDIP BASARAN

Yazmaktan baska yapabileceginiz bir sey yoksa orada bir yasamak yarasi vardir. Zulme ve adaletsizlige karsi elimizde ve dilimizde bizi yakip kavuran bir isyan atesi disinda bir sey yok. Bu isyan atesiyle kendimizi avutalim mi? Fena halde rasyonellestirilmis bir savunma mekanizmasi ile nereye kadar yol alabiliriz? Gazze özelinde bütün yeryüzü cografyasindaki mazlum Müslümanlar için oturup aglasmak bize bir çikis yolu sunuyor mu? Bu sorulara verdigimiz cevaplar mevcut egemen paradigmanin kiskacinda nerede durdugumuzla ilgili bir bilgiyi de ihtiva ediyor. Filistin, Gazze, Ramallah, Hamas, mücahitler, bir ayetin canli temsilleri gibi ölüme meydan okuyan Gazzeli çocuklar, kadinlar… Bu kelimelerin dünyasina girdigimizde hissettigimiz duygu ve düsüncelerin derinligi kadar insaniz.
Insan, insanliginin derekesini ancak bir hakikat tartisina vurup anlayabilir. Gazze bizim zamanimizin, vaktimizin hakikat tartisidir. Bazi kelimeler yasamak için bazi bedenleri seçer özellikle. Bir destan gibi hikayesi anlatilsin için bazi ruhlarda mukim olmayi seçer bazi kavramlar. Sehadetin Gazzeli çocuklari, kadinlari seçmesi gibi. Sehadetin ne oldugunu unuttugumuz bir çagda Filistin topraklarinda mazlum çocuklar ve kadinlar sirf o hakikatin boyasiyla dolu kelimeyi yani sehitligi yasatmak için canlarini feda ediyorlar. Feda. Ne güzel bir kelimedir feda. O çok sevdigimiz vicik vicik bunalim ve ifrazat kokan dünyevi kelimelerle ifade edemeyecegimiz, asla anlayamayacagimiz bir yüceler kati.

SEYH SABAN-I VELI HAZRETLERI
ISLIM GÜMÜSTEKIN

Halvetiye tarikatinin ana kolunu devam ettiren Sabaniye’nin müctehid ve müceddid piri olan Seyh Saban-i Veli, 1499 yilinda Kastamonu’nun Tasköprü ilçesinde dünyaya gelmistir. Saban-i Veli, küçük yaslarda takriben sekiz-dokuz yaslarinda iken anne ve babasi vefat etmis ve daha hayatinin baslarinda yetim ve öksüz kalmistir. Bu yasta anne ve babasiz kalan bir çocuk için maddi-manevi ihtiyaçlarini karsilayabilmesindeki zorluk asikardir. Bu süreçlerde yasamina iliskin detayli bilgilere sahip degiliz ancak onu hayirsever bir hanimefendinin evlat edindigi bilgisine ulasmaktayiz. Kaynaklarda adi zikredilmeyen bu hayirsever hanimefendi Saban-i Veli’nin kabiliyetlerini çok iyi fark etmis ve iyi bir egitim almasi için ciddi bir gayret göstermistir. Özellikle Kur’an-i Kerim’i okumayi erken bir zamanda ona bizzat kendi ögretmisti.

DELAILÜ’L-HAYRAT/ KARA DAVUD
KÂMIL YESIL

Hadis mecmuasinin müellifi Muhammed bin Abdirrahman bin Ebi Bekir bin Süleyman Cezuli “Ebu Abdullah” olarak da bilinir. “Zamaninin kutbu, vaktinin essiz ferdi, ilim ve takvada yekta, zühd ve salahta kendisine uyulan bir kimse” olarak takdir edilen bu zat, nesep bakimindan Hazret-i Hasan’in soyundandir. Onun pak irkindan gelmis olup serif, asil, zeki, edip bir zattir. Önceleri Cezul’da, sonralari Semlal’da ilim ve iyi hal sahibi, ders okutan, duasi makbul bir zat olup kerameti zahir idi. Bundan sonra Fas diyarina göç etti. Orada da tedris yapip irsadi ile mesgul oldu, orada öldü ve defnedildi.
Ancak diger alim ve arifler gibi bu alim de zamanla olgunlasmistir. Onun da kâmil insan olmasina vesile olanlar vardir. Ve Süleyman Cezuli’nin hem veli olusunda hem Kara Davud gibi bir eseri telif edisinde en önemli vesile bir hanimdir.

KABZ, KURBIYETE VESILE OLSUN
DR. ABDULLAH TAHA ORHAN

söyleyeyim: âlemde nedensellik yoktur. Nedensellik insanoglunun kendini ve âlemi anlamasinin önünde en büyük engellerden biri, belki birincisidir. Insani ve kainati tanimlamak ve yorumlamak üzere gelistirilen bilimsel, felsefi, sanatsal, spiritüel tüm disiplinlerin de temel sorunu nedenselligin var olup olmadigi meselesidir. Modern bilim parad igmasi, hepimizi n malumu, nedenselligin var oldugu kabulü üzerine kuruludur: Ates yakar, su bogar; yer çeker, merkez kaç kuvveti iter. Bu kadar basit. Bu basitlik modern insani maalesef, aslinda kabul etmesi çok daha kolay ve çok daha basit bir gerçek olan tüm sonuçlari sebepleriyle birlikte yaratanin Allah oldugu inancindan alikoydu.

KOLAYLIK VE ZARARLARI
SAID YAVUZ

Kolay elde edenin elde ettigi seye ve elde ettigi yere vefasizligi görülmeye degerdir. Elindekinin kiymetini bilmez. Onu çarçur eder, ona zarar verir. Çünkü kazanmak için bir gayreti olmamistir. Onu yitirdigi zaman aklina daha çok ona sahip olmak için bir adim atmak geregi hücum eder. Bundan da azami rahatsizlik duyar. Bu nedenle normalde bu rahatsizliktan kaçmak için yeni elde etmek istedigi seylere karsi bir gayreti kusanmasi beklenir. Ama bu böyle olmaz. Bir seye bir kez rahatlikla sahip olan, baska seylere de ayni rahatlikla ulasmak isteyecektir. Bu olmayinca hirçin biri olarak çikar karsimiza. Ondan sahip oldugu seyin degerini bilmesini beklemek saflik olur. Ayni zamanda armut nerede pismis de onun agzina düsmüsse o agaca da bir ihtiram göstermeyecektir. Ona bu saygiyi da çok görebiliriz.
Kolay elde edenin elindekine uzun süre sahip olmasina sasirabiliriz. Çünkü o, elindekinin degerini genellikle bilmeyecektir. Geldigi gibi gider her sey; nasil gelmisse öyle.

Yazilarin tamami derginin Temmuz 2024 sayisinda.

Yüce dinimiz olan Islam, parlak günesi ile ortaya çiktigindan beri sürekli olarak...

Din bir hayata ihtiyaç duyar. Zira Allah’in gönderdigi son ve mükemmel din olan Islam...

Ilim ve Irfan dergisi Temmuz 2024 sayisinda evlilik, izdivaç ve aile dosyasiyla çikti....

IRFAN BASIM YAYIN DAGITIM SAN. VE TIC. LTD. STI.
Zafer Mahallesi Kurultay Sokak No:1/6 Yenibosna | Bahçelievler / Istanbul | Telefon: 0(212) 694 98 98
Copyright © 2012-2024