HAZRET-I KUT'U DINLEMEYEN KAVMIN HELAK OLUSU
DR. MAHMUD ESAD ERKAYA

Kur’an-i Kerim’de ismi geçen peygamberlerden birisi de Hazret-i Lut’tur. Hazret-i Ibrahim’in yegeni oldugu kaynaklarda geçen Lut (as), kendisine ilim ve hikmet verilmis bir peygamberdir. O, vahiy ile müserref olarak diger insanlara üstün kilinmis, hayirli, faziletli ve salih bir kimsedir.
Hazret-i Ibrahim, kavmini, putlara tapmamalari ve Allah’in varligina ve birligine inanip iman etmeleri konusunda uyardiginda kavmi onu inkar etmis ancak Hazret-i Lut gibi az sayida yakini ona inanmistir. Lut (as) ise mü’minler içerisinde amcasina ilk iman eden kimse olarak kayda geçmistir. O, daha sonra Hazret-i Ibrahim’in hicretinde ona eslik etmis, bereketli Filistin-Sam topraklarina yerlestiginde hep yaninda olmustur. Bir zaman sonra peygamberlikle vazifelendirilmesiyle amcasinin yanindan ayrilarak bugün Ürdün ve Filistin arasindaki Lut Gölü (Ölüdeniz) olarak anilan mevkide Sodom sehrine yerlesmistir.

HAKIM TIRMIZI ILE HASBIHAL
DR. NURULLAH KOLTAS

Hakim Tirmizi: Aziz dostlar, Cenab-i Hakk’in öyle kullari vardir ki onlara rahmet nazariyla bakar ve onlara tevbe ihsan eder. Kalplerinin gözünü açip onlara kalplerindeki isyanin çirkinligini gösterir. Kullar da O’nun (cc) ihsan ettiklerine karsi kendi yaptiklarinin eksikligi hep hatirda tutarlar. Öncekilerden O’na (cc) asi olanlarin akibetlerini müsahede ettiklerinde, vakit kaybetmeksizin ayni hataya düsmemeye çaba göstermeye baslarlar. Terk ettikleri her kötülük karsiliginda, Allah onlarin muvaffakiyetlerini arttirir ve kalpleri günahin kiri ve pasindan kurtularak parildamaya baslar. Böylece nefsleri karsisinda üstün bir konuma ulasirlar. Seyyar: Efendim, Ibn Ata nefsin tabiati geregi edepsiz oldugunu ve muhalefet meydaninda diledigi gibi at kosturabildigini dile getiriyor. Sözünü ettiginiz üstün konuma erismek için nefs bizzat bir engel degil midir?
Hakim Tirmizi: Cenab-i Hakk’a karsi ubudiyeti layikiyla yerine getirmek isteyen kisinin, her seyden önce nefsinin köleliginden kurtulmasi gerekmektedir. Mekateb ya da sözlesmeli kölelikte 10 lira borcun kalsa köleligin hala geçerli olusu gibi nefsin boyundurugu da bir nebze kalici olsa, kisi hala onun emri altinda demektir. Nefsin bukagilarini kirip Allah’in emri altina girmeye gayret gösterilirse, O’na (cc) kulluk için kapi aralanir. Gayret gösterilmedigi takdirde, hirsiz nefsin hilelerine karsi tetikte ol.

NAZLI BUDIN'IN MÜCAHIT DERVISLERI
CANKAT KAPLAN

Buna benzer bir gâzâ baska hiçbir padisah zamaninda olmadi. Yere gelesi kafirin haddi hududu yok. Serdar-i Ekrem her defasinda var kuvvetini pazuya getirip Ali-yi Kerrar gibi tekrar tekrar kafirin gözüne vuruyor, binlercesini topraga saliyor, nice bin kelle ve bas aliyor. Cenab-i Bari’nin yardimi erisip, padisah, 50.000 adet guzzati meydana sürünce, Islam ordusunun dahasinin da geldigini gören küffarda eli silah tutan bir er kalmiyor. Hepsi gerisin geri siginaklarina kaçiyor. Fakat ne çare! Içeride ne top kalmis ne tüfek, burasi artik bir siginak degil, mezar. Kafirler, tekrar gerisin geri çikip ya Estergon ve Belgrad daglari tarafina ya da atlariyla can pazarina düsüp Tuna’nin karsi tarafina yüzü kara kargalar gibi kaçiyor. Tuna’da bogulmayanlari gaziler kursun urup bir can sag birakmiyor. Tam 12 gün 12 gece daglara kaçan kafirleri gaziler takip ediyor, onlarin kelle ve paçalarini ve esirlerini Süleyman Han’in otagi önüne getiriyor. Kelleler yuvarlaniyor. Gazilere ganimetler, degerli timar ve zeametler bagislaniyor.

KIRKAMBAR
M. NEZIHI PESEN

Dua kulluktur, kalbin yüce Rabb’e yönelmesidir. Kalbin diriligine isarettir dua. Diriligine ve rahmanin ayetlerini kavrayis mahalli olduguna. Iyi insanlar yani mü’minler Allah’a yakarirlar. Icabet edecegini söyleyen de o kerim ve rahim Allah’tir. Sükürler olsun. Melekler de Allah’i çokça tesbih ve tenzih edip O’na (cc) yalvarirlar. Bizim için dua ederler hem de. Arsi yüklenenlerin ve çevresinde bulunanlarin iman edenlere nasil dua edip onlar için magfiret dilediklerini hatirlayalim: “Rabbimiz, rahmet ve ilim bakimindan her seyi kusatip sardin, tevbe edenlere ve senin yoluna tâbi olanlara magfiret et ve onlari cehennem azabindan koru. Rabbimiz, onlari Adn cennetlerine sok ki onlara bunu vaad ettin; babalarindan, eslerinden ve soylarindan salih olanlari da. Gerçekten sen, üstün ve güçlü olansin, hüküm ve hikmet sahibisin. Ve onlari kötülüklerden koru. O gün sen, kimi kötülüklerden korumussan, gerçekten ona rahmet etmissin. Iste büyük kurtulus ve mutluluk budur.”

IBN SINA ARAMIZA DÖNDÜ
KEMAL ÖZER

Ibn Sina’yi duymayan elbette yoktur. Ancak kim oldugu ve hünerleri konusunda pek çok kisi yeterli bilgiye sahip degil. Genellikle de el-Kanun ve es-Sifa kitaplari birbiriyle karistirilir.
Bazilari Sifa kitabini tip, el-Kanun’u ise hukuk kitabi sanir. Oysa Kitabü’s-Sifa merhumun felsefe eseri olup, el-Kanun fi’t-Tib da tip eseridir.
Biriyle, bulanik zihinleri sifaya eristirmek amaçlanmis, digeriyle de tibbin kanunlari yazilmistir. Her iki eser de kâmilen isimleriyle müsemma eserlerdir. Süphe yok ki, Ibn Sina’nin eserleri sahalarinin zirveleridir. Öte yandan dünya tip ilminin en önemli eserlerinin en basinda Ibn Sina’nin el-Kanun’u gelir. Bu yüzdendir ki yüzlerce kez serh ve tercüme çalismasina konu olmustur. Farkli dillere aktarilmis, asirlarca tip mekteplerinin vazgeçilmezi olmustur. Sadece bir cildi için onlarca cilt serh nesredilmis ama bir türlü eser anlasilamamistir.
Eser zamani asan bir muhteva ve ruha sahip. Pek çok eser gibi yazmak için yazilmamis. Bunca gelismeye ragmen hala anlasilmayi bekliyor. Çünkü gelisen tip degil, teknoloji! Diger taraftan da Bati kaynakli günümüz kimya tibbina körü körüne bagli çevreler, bu tür saheserleri her türlü adaptan mahrum bir sekilde kötülerler.

(Yazilarin tamami Ilim ve Irfan dergisinin 78. sayisinda.)

GÜLBAHÇE ÇOCUK EKI

Arif Dede
Cesur Küçük
Melih Tugtag
Betül Nurata
Ahmet Demir
Seval Sahin Cevizci
Yazi ve çizgileriyle yer aliyor.