Babam Seyh Hazretleri, hikmet
sahibi bilge bir zatin söyle
dedigini naklediyordu: “Elinde
yüzük olan herkes Hazret-i
Süleyman olmadigi gibi, her kristal
üreten de Zülkarneyn degildir.”
Aziz kardeslerim! Pek çok insan eline
tespih alip virdlerini çeker ve hatmelere
katilir; ancak acaba bu insan,
kalbiyle mi hazir bulunur; yoksa kalbi
daginik ve ilgisiz olup kendisi gaflet
içerisinde midir? Çogumuz cemaatle
namaz kilariz ama acaba bu insan
namazinda Allah’a boyun egmis bir
halde mi olur, yoksa sadece bedeniyle
spor yapar gibi hareketler yapar da
zihni ve kalbi farkli âlemlerde dolasarak
dünya isleriyle mi mesguldür?
Çogumuz insanlar arasinda egitim,
irsad ve yönlendirme konusmalari
yapariz; ama acaba bu insan baskasina
emrettigi seyleri yapti mi, yoksa
baskasina iyiligi emredip kendisini
unutanlardan midir?
Aziz kardeslerim! Birbirimizle alay
edip birbirimizi kandirabiliriz. Sözde
taat, ibadet ve evrad u ezkar ile mesgul
oldugumuz görüntüsü verebiliriz.
Ama hiçbir surette Allah’i kandiramayiz.
Çünkü Allah, vicdanlarimiza,
kalplerimize ve niyetlerimize muttalidir;
her seye vakiftir, her seyi görür.
Birbirimizle dalga geçip birbirimizi
aldatmaya gücümüz yetebilir; ama
-hasa ve kella- yüce Allah’i hafife alip
O’nu (cc) aldatamayiz.
(Yazinin tamami derginin 129. sayisinda.)