Tasavvufta İstikamet ve Özeleştiri İhtiyacı
Prof. Dr. Necdet Tosun
İstikamet, yanlış yollara
sapmadan doğru yolda
yürümek demektir. İslam
ahlakında istikamet denince de ifrat
ve tefrite yani yanlış yorumlara dalmadan
itidal üzere ahlakı yaşamak,
orta yoldan ve makul çizgiden ayrılmamak
anlaşılır. Bir diğer ifadeyle
istikamet, Allah Resulünün örnek
şahsiyetinden nasip almak, ahlakı
ile ahlaklanmak, bir ömür Kur’an
ve sünnetin öngördüğü çizgide yaşamaktır.
Kur’an ve sünnet insanları
ahlaki erdemlere davet ederken, aşırılıklardan
da sakındırmış, böylece
ahlakın da orta yolda yaşanmasını
tavsiye etmiştir.
Mesela, zühd ve takva güzel ahlaktır.
Dünyaya fazla önem vermemek,
nafile ibadetlere önem verip şüphelilerden
sakınmak İslamiyet’in tavsiye
ettiği bir hayat tarzıdır. Ancak bunlarda
da aşırıya gidip istikametten
sapmak doğru değildir.
Görendir Görene, Köre Nedir Köre Ne?
Sami Bayrakcı
Tebeü’t-tabiinin ileri gelenlerinden
Abdullah bin
Mübarek (v. 797); Süfyan
es-Sevri, Malik bin Enes ve Süfyan
bin Uyeyne gibi meşhur muhaddislerin
öğrencisi, İmam-ı Azam’ın
hem öğrencisi hem arkadaşıdır.
İlim, amel ve zühd yolundaki gayret
ve cehdiyle meşhurdur. Abdullah
bin Mübarek’e göre zühd, dünyayla
alakayı kesmek değil dünyaya ve
dünyalığa bağlanmamaktır. Nitekim
o, hayatı boyunca ticaretle meşgul
olmuş, savaşlara katılmış, defalarca
hacca gitmiş, ilim için pek çok yolculuklar
yapmış ve ilim öğretmeye
çalışmıştır. Onun, “İlmi dünya için
öğrendik ama ilim bize dünyaya
değer vermemeyi öğretti.” sözü de
büyük manalar ihtiva eder.
Yakına Gel, Yakin Halinde Ol
Kâmil Yeşil
Biz kullar ruhlar âleminde Rabbimize yakın idik. O’nun yakınları idik. Ne zaman ki Rabbimiz bizi ete kemiğe büründürdü, cesedin içine attı, O’ndan uzak kaldık. Yakınlık başka bir veçhe kazandı o zaman. Cesede kendi ruhundan üflemişti zira. Ve o nefha, Rabbimizin bizimle olduğu manasına geliyordu. Yakınlık, “O, size şahdamarınızdan daha yakındır.” Ve, “Kullarım beni sana soruyorlar. Ben onlara yakınım, dualarını işitir ve icabet ederim.” gibi ayetlerle bildirilmiştir.
Ayetlerden anlıyoruz ki ibadetlerimizin en önemli hedefi, biz kulları Allah’a yaklaştırmaktır. İbadetlerin şekli, vakti, eda ediliş şekli değişse de asli olan kısmı değişmiyor. Mesela, “Secde et ve yaklaş/yakınlaş.” denir bir ayette. Burada yakınlaşmamıza vesile olan ibadet, namazdır.
Resullahın Havarisi: Zübeyr bin Avvam (ra)
Dr. İbrahim Tozlu
Annesi, Efendimizin (sas) halası, babası Avvam, Hatice’nin (r. anha) kardeşi Ficar savaşlarının yiğit komutanı, kabilesi Mekke’nin danışma (meşveret) heyeti Esedoğulları, ilk iman edenlerin beşincisi, Hane-i Saadet’te yetişen ümmetin incisi, Fahr-i Kainatın gözbebeği, bahadır yapılı okçu, yüzmede birinci, okuma yazmada öncü, ömründe puta tapmak nedir bilmeyen, En Sevgili’nin (sas) yareni, nesline ve kılıcına dua edeni, “Benim havarim.”, “Cennet komşum.” dediği, cesaretine cümle âlemin şahit olduğu cennetle müjdelenmiş ilk on sahabiden vahiy katibi Zübeyr bin Avvam Hazretleri.
Esmer, iri yapılı ve uzun boyluydu. Ailesinin seçkin oluşuna, kabilesinin şerefine, malına mülküne güvenmemiş her şeyini son dine adamıştı. Babasız büyümüştü; İslam’a girdi diye amcası onu hasıra sarıp tavana asmış, altından ateş yakarak dumana boğmuştu da annesi Safiyye (r. anha) elinden zor kurtarabilmişti. O vakit başlamıştı altı veya sekiz yaşlarındayken Peygamberimizle arasındaki kutlu hayatı, nübüvvet pınarından beslendiği en bereketli zamanları. Emanette dinin rüknüydü. Kahramanlığı dillere destandı. Korkusuzdu; peygamberliğini ilan ettiğinde Resulullahın evi kuşatılmış demişlerdi de, kılıcı eline aldığı gibi İslam düşmanlarına ilk defa o çıkıvermişti henüz on beşindeyken. Sonra yaşıtı Talha bin Ubeydullah (ra) ile ikisini Resulullah kardeş ilan edivermişti.
Ruhu Temiz Tutmanın Yolları
Gökhan Ergür
Koronavirüs sebebiyle uzunca bir süredir el yıkamanın ve bedeni temiz tutmanın faydalarından bahsediyor uzmanlar. İnancımız ve kültürümüz gereği yaşantımızın odak noktalarından biri olan temizliğin ve hijyenin ne kadar önemli olduğu afişlerle ve reklam filmleriyle dünyaya anlatılmaya çalışılıyor. Elbette beden temizliği önemli fakat ıskalanan bir gerçeklik daha var o da ruh temizliği. İnsana sadece beden temizliği yetmez, insanın ruhunun da temizlenmesi, mikroplardan, kötülüklerden uzak durması gerekir. Duyduklarımızın, gördüklerimizin, yediklerimizin, içtiklerimizin, konuştuklarımızın ve hatta kokladıklarımızın ruh sağlığımıza doğrudan, olumlu ya da olumsuz etkileri mevcuttur. Peki, insan ruhunu temiz tutmak için neler yapmalı?
Korana Sizden Korksun
Kemal Özer
Elbette hastalıklar herkesi korkutur. Lakin bazen hastalık, rahmettir. Şayet grip olmasaydık veya bazı ateşli hastalıklar olmasaydı savunma sistemimiz mücadele edecek bir düşmanı olmadığı için yok olur giderdi. Bir orduyu diri tutan düşmanın varlığı gibi savunma sistemimizi de intaniler/zararlılar, güçlü ve diri kılar.
Var olduğu iddia edilen ancak bir türlü ikna edici bilgiler sunulamayan korona süreci, bağışıklık sisteminin ne kadar ehemmiyet arz ettiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Ancak başta doktorlar ve medya olmak üzere pek çok unsur topluma korku saldılar. Doğru, korku insanı tedbirli olmaya iter. Lakin yersiz ve ölçüsüz korku, insanın en büyük düşmanı olup yıkım getirir.
Ölüm bizim içindir ve bu dünyaya ölmeye geldik. Ancak ölüm talep edilmesi gereken bir hal değil. Tedbir ölümden korunmak için değil, can emanetini korumak için olursa netice verir. Can emanetini korumak ise bedenin hakkını yerine getirmekle mümkündür.
(Yazıların tamamı derginin Ekim, 2020 sayısında.)