Ölüm hayatin en net gerçegi. Hepimiz onunla tanisacak, hepimiz onu tadacagiz. Sonrasi ise sonsuz bir âlem. Orada artik elimizde defterler, hesaplar…

Ne zaman ölecegiz, insan aslinda en çok bu soruyu merak eder de, cevabini bir türlü ögrenmek istemez. Bize tavsiye edilen bunun zamanini bilmek, ögrenmek degil, o an ve sonrasi için hazirlik yapmak. O büyük güne, o dönülmez ana ne kadar haziriz?

Ilim ve Irfan dergisi ölüm gerçegini dosya konusu olarak isliyor, Mayis sayisinda. Ölümü, son degil yeniden dogus olarak ifade ediyor. Ölen, yeniden dogacak, bu ahiretin kesin kaidesi. Yeniden dogusumuzla sonsuz bir cennete nail olabilmek bu dünyadaki tek gayemiz.

Dosya kapsaminda Prof. Dr. Süleyman Uludag, Doç. Dr. Selahattin Yildirim ve Doç. Dr. Ahmet Albayrak önemli yazilara imza atmis. Prof. Dr. Süleyman Uludag sufi gözüyle ölümü ele aldigi yazisinda, tasavvuf büyüklerinden örneklerle ölümün nasil algilandigini ortaya koyuyor. Tasavvufun ve hayatin önemli bir meselesi olan ölmeden önce ölmek kavraminin sufilerce nasil degerlendirildigini söyle ifade ediyor, Prof. Uludag: “Sufilere göre ölmeden evvel ölenlerin yani nefslerini islah ve terbiye edip ruhlarini her türlü kötülükten ve günahtan arindiranlarin kalpleriyle gayb âlemi arasindaki perde yavas yavas aralanir. Ilahi tecelli nurlari ak pak olan kalbi aydinlatir.” Doç. Dr. Selahattin Yildirim ise, nasil yasarsak öyle ölürüz temel prensibini bütün yönleriyle yazisinda isliyor. Ölüm aninda yasananlari merkeze alarak kaleme aldigi yazisinda Doç. Yildirim, ölümün siddetini söyle vurguluyor: “Kabir âlemi, berzah hayati ve cehennem hayati kadar sikintili olmasa da ölüm aninin çok siddetli bir hal oldugu, peygamberler dahil herkes tarafindan kabul edilen bir gerçektir.”

Dosya kapsaminda Doç. Dr. Ahmet Albayrak da ölümün son degil bir baslangiç oldugunu ifade ediyor. Ölümün yok olmak anlamina gelmedigini, ölümle canin canana olan bir yolculuga çiktigini, her gün yeryüzünde binlerce dirilisin gerçeklestigini beyan ediyor, Doç. Albayrak. “Her nefes alisimiz hayat, nefes verisimiz bir ölüm degil mi? Kalp kapakçigimizdan damarimiza akan her damla yeni bir hayat degil mi? Her uykuya dalisimiz bir ölüm, her uykudan uyanisimiz bir hayat degil mi?” diyen Doç. Albayrak, ölümün ve yeniden canlanmanin aslinda hayatin temel bir parçasi olduguna isaret ediyor.

Orta sayfada düzenli olarak sohbetleri yer alan Seyh Muhammed Muta’ Haznevi ise ölüm gelmeden ahirete hazirlik yapmamiz gerektigini belirtiyor. Seyh Muhammed Muta’ Haznevi su hadisi serifi serh ettigi sohbetinde, Efendimizin sözlerinin hepimiz için rehber ve ölçü olmasi gerektigini vurguluyor: “Rivayet edildigine göre, Hazret-i Peygamber, Ebu Zer’e (ra) hitaben, “Ey Ebu Zer, gemini yenile, onar, eksiklerini gider çünkü deniz çok derin; amelinde ihlasli ol, her seyi sadece O’nun için yap çünkü her seyi görüp gözetleyen ve hakkiyla degerlendiren yüce Allah, yaptiklarindan haberdardir. Yükünü hafifi tut çünkü önündeki yokus sarp mi sarp. Azigini eksiksiz al zira yol çok uzun.” buyurmustur.”

Barisi ve kardesligi siar edinen ümmet Dergi Mayis sayisinda da doyurucu yazilariyla okurun begenisini kazanmaya devam ediyor. Dirilis yazilari kaleme alan Rabia Brodbeck bu sayida, Allah kimlerle beraberdir, diye soruyor ve bu soruyu kalbin yankisina göre cevapliyor. En büyük problemin bilinçsizligimiz ve cehaletimiz oldugunu vurgulayan Rabia Brodbeck, bütün nefsani marazlarin sifasinin Allah’a olan ihtiyacimizi idrak etmemizde oldugunu söylüyor.

Prof. Dr. Ali Akpinar insanin ilimle olan imtihanina dikkat çekiyor. “Gerçek ilim, kalpte yer eden ve davranislara yansiyandir. Insanin içine islemeyen, özümsenmeyen, yalnizca dilde ve zihinde kalan ilim, ilim degildir.” diyor, Prof. Akpinar.

Dergide bu ay, en köklü ve saglam tarikatlardan olan Saziliye tarikatinin ana ilkelerini, usûl ve adabini Prof. Dr. Kadir Özköse kaleme almis. Prof. Özköse, Sazili tarikatinin özünü, tarikatin kurucusunun sözleriyle özetliyor: “Tarikatin kurucusu Ebü’l-Hasan Sazili Hazretleri, “Bir kimse bizim hizbimizi tarif ettigimiz sekilde okursa, bize olan seyler ona da olur. Bizim üzerimize gelenler, onun üzerine de gelir. Yani, o bizim dedigimizi yapar, bir hürmet ederse, biz de ona sefkat gösteririz. Ve vesile-i merhamet oluruz.” demistir.”

Ilim ve Irfan dergisi özellikle Nisan ayinda çesitli yerlerde yaptigi Kutlu Dogum etkinlikleriyle de göz dolduruyor. Bu sene Izmit, Bingöl ve Gaziantep’te Kutlu Dogum etkinligi düzenleyen dergi, özellikle Gaziantep’te onbinlerce insanin katildigi çok önemli bir etkinlige imza atmis. Bu önemli programi sereflendiren Seyh Muhammed Muta’ Haznevi burada yaptigi konusmada, Peygamber Efendimizin barisi ve kardesligi siar edinen yeni bir ümmet insa ettigini dile getirmis.

Derginin portre sayfalarinda Saadettin Acar imzasiyla yüzünü putlara hiç dönmeyen Hazret-i Ali Efendimiz anlatiliyor. Hazret-i Ali Efendimiz, Kur’an ve Sünnet’e son derece bagliydi; muttaki, ihlasli, zengin olmamakla beraber çok cömertti. Kur’an ve Sünnet’e nüfuz etmisti; keskin zekaliydi, alimdi ve ledünni bilgiyle donatilmisti. Afrika’da bir Islam kalesi olarak yer alan Sudan, Sami Bayrakçi’nin kaleminden anlatiliyor. Yüzde 97’si Müslüman olan 35 milyonluk nüfusu ile Sudan, Afrika’nin ortasinda Islam’in sarsilmaz bir kalesi olarak yüzyillardir dimdik ayakta. Sami Bayrakçi yazinin sonunda söyle bir muhasebeyle Sudanli Müslümanlari kalbimize tasiyor: “Ayni gökkubbeyi paylastigimiz bu insanlar, tüm farkliliklarimiza, tüm magruriyetimize, tüm müstagni tavirlarimiza ragmen bizleri dünyalarina sorgusuz sualsiz kabul ederken, gösterdikleri içten tavirlar bir kez daha sorgulatiyor insana: Gerçekte fakir olan bizler miyiz, yoksa bu insanlar mi?”

Ahmet Edip Basaran arayislarina devam ediyor, Sezai Karakoç’un Yitik Cennet’iyle bulusturuyor okuru. Kirkambar sayfalarinda M. Nezihi Pesen, fitratin çagrisina davet eden Kemal Özer derginin ve okurun artik her ay vazgeçilmezlerinden.

Muhterem hazirun, Hazret-i Muhammed’in peygamber olarak gönderilmesi...

Insanin fitrati tertemizdir. Ne var ki zamanla disardaki enkazin, toz dumanin külleri üzerine düser....

Ilim ve Irfan dergisinin 2024 Aralik sayisi sahsiyet dosyasiyla çikti....

IRFAN BASIM YAYIN DAGITIM SAN. VE TIC. LTD. STI.
Zafer Mahallesi Kurultay Sokak No:1/6 Yenibosna | Bahçelievler / Istanbul | Telefon: 0(212) 694 98 98
Copyright © 2012-2024