SAADETTIN ACAR | Kasım | 2014 | BASLARKEN
Dünya bir imtihan yeridir. Onun içinde bulundugumuz sürece de bu imtihan devem eder, ta ki son nefesimizi verene kadar. Bu suurla hayata baktigimizda önümüze çikan her seyi; varligi ve yoklugu, huzuru ve sikintiyi, gücü ve güçsüzlügü bu imtihanimizin bir parçasi olarak görürüz. Çünkü her sey bir plan ve program dahilinde yürür bu imtihanda ve tesadüfe asla yer yoktur. Dolayisiyla her an tetikte olmak, sivanin sonucuna olumsuz etki edebilecek tavirlardan titizlikle kaçinmak durumundayiz.

Ve bilmeliyiz ki bu dünyada iken imtihanin sonucunu almak, görmek çok zaman mümkün olmuyor. Imtihan devam ederken sonuçlar açiklanmaz çünkü. Evet, sikintilar ve belalar pespese gelebilir, bir yagmur gibi musibetler basimiza yagabilir. Elimizi attigimiz her sey elimizde kalabilir. Yürüdügümüz tüm yollar çikmaza çikabilir. Dünyadaki her sey üzerimize üzerimize gelebilir. Evet, tüm bunlar mümkün. Kimimizin imtihani böyle olabilir.

Bunun aksi de mümkün: Ferah ve refah içinde günlerimiz geçebilir. Maddi imkanlar bizi çepeçevre kusatabilir. Mal, mülk, evlat, makam; ne istiyorsak elde edebiliriz. Rahat ve bolluk içinde adeta yüzebiliriz. Elimizi attigimiz her sey altina dönüsebilir. Bunlar da olabilir.

Evet, etrafimiza söyle bir baktigimizda bu iki durumun da örneklerine bolca rastlariz. Fakat ne sikintilarin basimizdan eksik olmamasini ne de istedigimiz her seyi elde etmemizi imtihanin sonucuyla iliskilendirmemiz gerekir. Daha açik söyleyelim: Ne varlikli olan kazanmis ne yokluk içinde olan kaybetmistir. Bilmeliyiz ki bazilari nimet ve çoklukla, bazilari ise sikinti ve yoklukla imtihan oluyor. Imtihan herkes için ayni, sadece tezahürleri farkli oluyor. Dolayisiyla bu imtihanda ne yoklugun bir dezavantaj, ne de varligin bir avantaj oldugunu düsünmeliyiz. Ve bilmeliyiz ki varlik da, sikintilar da, refah da yok olup gidecektir. Bunlar bir mükafat ya da ceza degildir. Insanin asil yurdu çünkü burasi degildir ve asil karsilik öte tarafta onu beklemektedir.

Müslüman hayata ve olaylara hep bu imtihan gözüyle bakar. Her an gözetlendigini ve hanesine kar ya da zarar olarak daima notlar alindigini bilir. Bundan dolayi içinde bulundugu durumu en iyi sekilde degerlendirmeye çalisir. Olan biten her seye sabir ve sükürle mukabelede bulunur. Mutlak failin Allah Teala olduguna, O’nun da asla kuluna zulmetmeyecegine, tasiyamayacagi bir yük yüklemeyecegine inanir. Bundan dolayi da daima sabir ve sükür makaminda bulunur. Dua eder, yalvarir, ister ama sonuç ne olursa olsun imtihani kazanmak için bir imkanin var oldugunu bilir. Isyan etmez, karamsarliga ve ümitsizlige asla kapilmaz.

Hem hiç kimse varligin mi yoksa yokluk ve sikintilarin mi kendisi için hayir oldugunu bilemez. Ilahi uyari gayet açik: Sizin istemediginiz bir sey sizin iyi olabilir, çok istediginiz bir sey de sizin için kötü olabilir. Siz bilemezsiniz, O bilir. Öyleyse yasadiklarimiz, içinde bulundugumuz durum bizi ne ümitsizlige ne rehavete sevketmeli.

Mü’min iste, sabirla tüm bunlarin üstesinden gelir. Sabrin sonunun bu dünyada olmasa da öte tarafta muhakkak kurtulus olacagina yürekten iman eder. Bunun için de yasadigi hayatin sadece hakkini vermeye çalisir. Tüm çabasi bunun içindir.

Muhterem Müslümanlar, sahabe-i kiramdan rivayet edildigine göre Ramazan-i serif yaklastiginda...

Mübarek Ramazan ayinin gölgesi üzerimize düstü. Çok sükür yeniden ulasiyoruz bir kutlu zaman dilimine....

Ilim ve Irfan dergisinin Mart 2024 sayisi Ramazan dosyasiyla çikti....

IRFAN BASIM YAYIN DAGITIM SAN. VE TIC. LTD. STI.
Zafer Mahallesi Kurultay Sokak No:1/6 Yenibosna | Bahçelievler / Istanbul | Telefon: 0(212) 694 98 98
Copyright © 2012-2016