Dua, ihlas ve samimiyet
Bu dergi dua ile çikti yola. Bin dua ile.
Dua, müminin en büyük silahidir çünkü, hep buna inandik. Yol boyunca daima bu gücü yanimizda hissettik. Gördük ve sahit olduk ki, dua ile en zorlu badireler atlatilabiliyor. Sikinti aninda ferahlik ve insirah veriyor müminlerin saf dualari. Zoru kolaylastiriyor, uzagi yakin kiliyor, azi çogaltiyor. Duayla hem isimiz hem de hayatimiz bereketleniyor. Defalarca yasadik bunu.
Bu derginin, ihlas ve samimiyet üzerine temeli atildi.
Istikamet üzere olmayi kendine en önemli ilke olarak belirledi. Her adimi O’nun rizasini gözeterek atmak ve tam bir içtenlikle davasinin izini sürmek. Yüzyillarin çilelerine, sikintilarina direnerek, büyük bir gayretle günümüze ulastirilan bu büyük davayi basit hesaplara ve ucuz çikarlara kurban etmemek. Evet, bu ahitle yola çiktik. Her satirda, her harfte bu agir sorumlulugu hissettik.
Gündelik politikanin, eyyamciligin tuzagina düsmedi bu dergi. Bunlara asla prim de vermedi. Siyasetler üstü bir yol takip etti. Kendi kulvarinda kalarak, kendi gündeminin pesine düstü.
Maddi çikarlarin, kara siyasanin insanlari ne denli kendilerinden uzaklastirdigini gördük, görüyoruz çünkü. Asil meselelerini birakip bir yerlere yaranmanin derdine düsmenin bu nezih dine ne büyük zararlar verdigini ibretle izliyoruz. Bu musibetlerden ders almaya çalistik her zaman.
Istismardan uzak durmak
Bu dergi her türlü istismardan uzak durdu. Insanlarin tertemiz duygularini basit dünyevi emellere alet etmekten çekindigimiz kadar, hiçbir seyden çekinmedik. Insana ihanet etmek çünkü Yaratici’ya ihanettir, buna inandik.
Bunun için de saf, duru, kaynaklara dayali bir dini ve tasavvufi anlayisi rehber edindik. Mugalatadan, polemiklerden uzak durduk. Tartismali mevzulara bile girmedik. Çünkü yol belli, kurallar net, ilkeler sapasaglam bir sekilde orada duruyor. Bunlari birakip süpheli mecralara sapmanin ne alemi vardi ki! Bu hassasiyetten dolayi bu dergi daima itikadi açidan en sahih olana çagirdi.
Maddi ve manevi himmetlerini her zaman hissettigimiz, dualariyla yol boyunca yanibasimizda olan muhterem büyügümüz Seyh Muhammed Muta’ Haznevi Hazretleri, bu derginin temelleri atilirken, Kur’an ve Sünnet’e bagliligi siki sikiya tembihledikten sonra sunu vurgulamisti: “Eger bu çaba Allah Teala’nin riza içinse, O’ndan muvaffakiyet niyaz edelim. Öyle degil de bir menfaat ve çikar içinse eger, Rabbim’den bu niyeti akamete ugratmasini ve baslamadan bitirmesini diliyorum.” Bunu söyledikten sonra da bize “Amin deyin!” diye emretmisti. Bu uyari her daim kulagimiza küpe oldu. Hep böyle kalalim diye de sözlü ve fiili duada bulunduk.
Evet, bu derginin temelleri, sadakat, teslimiyet ve muhabbet üzerine atildi. Tüm hayatini Allah’in rizasina uygun ameller yapmaya vakfetmis o adanmis ruhlarin dualari ile yola çikti. Iki yili geride birakip üçüncü yilina girerken bu derginin kendi kulvarinda bir karsiligi ve agirligi olusmussa, bunda hiç süphesiz bu dualarin ve o ana ilkelere samimiyetle bagli kalmanin payi çok büyüktür.
Duamiz ve dilegimiz nice yillara bu suurla ve bu heyecanla ulasmaktir.
Muvaffakiyet Allah’tandir.
O’nun her seye gücü yeter.
Efendimiz’e salat ve selam olsun.