Ramazan sevincimizin bayramla taçlandirildigi günlere geldik. Ümmet cografyasinda bütün acilara ragmen derin bir Ramazan ve bayram sevinci yasaniyor. Islam kardesligi ruhumuzu da, hayatimizi da, yeryüzünü de büyük bir kederden kurtarip, ulvi bir heyecana ortak ediyor. Müslüman Müslümanin kardesidir, ilkesi topyekün, tuzaklarin da acilarin da üstesinden gelebilmek için en gerçek ölçüdür.

Ilim ve Irfan dergisi istikrarli yürüyüsünde, “Ey Allah’in kullari, kardes olunuz!” ayet-i kerimesini esas alarak kardesligimizi en genis manevi, sosyal ve psikolojik unsurlariyla yeniden hatirlatiyor. Ramazan ayinin ve ardindan gelen bayramin yeryüzündeki en müstesna kardeslik tablolarina sahne oldugu bugünler, bizleri Islam semsiyeninin kusatici rahmet iklimi altinda toplamaktadir.

Konusacak çok konumuz var
Iman kardesligi sinirlari asar: Cografi sinirlari, maddi sinirlari, ekonomik sinirlari, mahalli sinirlari, dil sinirlarini, renk sinirlarini, egitim sinirlarini… Iki mü’minin karsilastiklarinda birbirlerine “Selamün aleyküm” demesi yeterlidir kaynasmak için. Artik ikisi o kadar yakin ve tanidiklardir ki, ta Hazret-i Adem’den (as) bugüne kadar konusacak çok seyleri vardir: Mesela Hazret-i Ibrahim, mesela Kâbe, mesela Kudüs, mesela Medine, mesela ezan, mesela muhabbetullah…

Dergide, kardeslik baglaminda Ismail Acarkan, Doç. Dr. Selahattin Yildirim, Zeki Bulduk ve Mona Islam’in kaleme aldigi yazilar, kardesligimizi bütün hücrelerimize kadar yeniden diriltiyor, yeniden hatirlatiyor. Kardesimizi kaç kez affedelim, diye soran Ismail Acarkan, “Insanin asli ve fitrati temizdir ve yücedir. Sonradan ona bulasan ve onun temiz aslini örten günah ve kötülüklere bakarak ondan yüz çevirmek, ona küsmek, onu yok saymak imani idrak ve anlayisa sigmaz. Allah’a iman eden mü’min; insanlardaki o Ilahî özü ve fitrati görür ve bilir. Bu özü gören mü’min böyle bir kardesine küsebilir mi, onu dislayabilir mi, yok sayabilir mi? Hele hele ona düsmanlik edebilir mi?” diyor.

Derginin orta sayfasinda Irfan Kaynagi kösesinde sohbetleri yer alan Seyh Muhammed Muta’ Haznevi de bu sayida kardeslik konusunu isliyor. “Bütün içtenligimle söylüyorum ki, Müslümanlar arasindaki düsmanlik ve ayrilik, dinimizden uzaklasmaktan, Islam düsmanlarinin aramiza kin ve nifak tohumlari ekmesinden ve bu dinin mensuplarinin birlikteligini bozup bizleri kolay lokma haline getirme emellerinden baska bir seyle açiklanamaz. Temennim herkesin sunu anlamasidir: Resulullah’in getirdikleri, olmasi gerektigi gibi tam manasiyla anlasilirsa Müslümanlar arasinda baris, huzur ve kardeslik ortaya çikacaktir.” diyen Seyh Muhammed Muta’ Haznevi, dinimize bagliligimizla kardeslik hukukumuzu her zaman saglamlastiracagimizi isaret ediyor.

Bu sayida Sorgu-Sual kösesinde Ömer Tugrul Inançer var. Inançer, “Efendimizin cemalini seyrederek ölmek isterim.” diyor. Usta çizer Hasan Aycin ise, Nazer ber-kadem kavramini çizgisiyle yansitiyor.

Bayramin ruhu, ruhun bayrami
Ahmet Birler imzasini tasiyan ve Ramazan bayraminin ruhunu anlatan yazi, bayrami yasamanin inceliklerini ortaya koyuyor: “Bayram, dünyadan biraz daha soguyarak ruhani olana meyletmis olan mü’minleri, ayriligin sebebi olan maddi bedenden, telifin, tevhidin, birlikteligin sebebi olan ruha yaklastirir. Insan insanin maddi nitelikleriyle olusan perdeleri asabilse arkasinda bulunan ruhtaki Ilahi özü ve nefhayi görecektir.”

Prof. Dr. Süleyman Derin, Imam Rabbani Hazretlerinin bir mektubundan hareketle sahabe efendilerimize hürmetin, bakisin, sevginin nasil olmasi gerektigini temel itikat ölçülülerimizi esas alarak dikkatlere sunuyor. Fitneler, krizleri içinde içeriden yikilmaya çalisilan temel inançlarimizin, Asr-i Saadet’ten bugüne geldigi gibi, yine berrak ve billur biçimde var olmasinin sahabe efendilerimize bütüncül bir hürmetle korunabilecegini vurguluyor.

“Sadakatin Zirvesi Ebu Bekir Siddik (ra)” baslikli yazi ise Saadettin Acar imzasini tasiyor. Hazret-i Ebu Bekir Efendimiz, bütün savaslarda Peygamber Efendimizin yaninda yer almis; Uhud’ta Efendimize kendini siper etmis, Tebuk savasi hazirliklarinda tüm servetini Resulullah’in emrine vermistir. Peygamber Efendimiz tüm kritik kararlarinda onunla istisare etmis ve her zaman görüslerini önemsemistir.

Kâmil Yesil ise menkibelerin ruh iklimiyle örülü hikaye tadindaki yazisinda nasibi olmak kavramini isliyor.. Adem Dönmez, okurlarini Urfa’ya peygamberleri ziyarete götürüyor.

Derginin Ailemiz bölümü ise, bayrami bayram gibi yasamanin ipuçlarini sunuyor.