ILIM VE IRFAN | Mart | 2023 | AYIN KONUSU | Okunma: 291
Ramazan’a Erelim, Kur’an’a Sarilalim

Hicri 15 Recep 1444, Miladi 6 Subat 2023 tarihinde büyük zelzele ile sarsildik, yikildik. Allah’im emri ve takdiri böyle tecelli etti. Zelzelede ölenlere Allah’tan rahmet, yaralananlara acil sifalar diliyor; ülkemize ve Suriye’ye de geçmis olsun diyoruz. Allah Teala, ülkemizi ve bütün Islam diyarlarini her türlü semavi ve arazi afatlardan muhafaza eylesin. Recep, Saban ve Ramazan aylarinin kutlu gölgesinde maddi ve manevi bir kurtulus ariyoruz. Allah’a dönmekten, Allah’a siginmaktan, Allah’in kulu olarak yasamaktan baska çaremiz var midir?
Bu ayda; sevinçle, gönül huzuruyla, kalbimizin bütün enginligiyle Ramazan’i idrak edelim diye niyet ettik. Bu zelzele hepimizi hüzne bogdu. Süphesiz o da Allah’in takdiri ve tecellisidir; iman etmekten, yaralari sarmaktan ve Allah’tan merhamet dileyip felahi ummaktan baska çaremiz var midir?
Hüzünler içinde yine de en güzel sekilde Ramazan’i idrak edecegiz. Camilere, teravihlere kosacagiz. Iftarlari birlikte edecek, komsularimizla, esimiz dostumuz hisim ve akrabimizla kucaklasacagiz. Bir elimiz, bir gözümüz, bir kulagimiz da zelzele bölgesinde olacak. Kardes oldugumuzu, üzerimize maddi ve manevi ne gibi yükler düsüyorsa yerine getirmek için can attigimizi bilecek ve bildirecegiz. Emir Allah’tan. Bu müsibet Allah’tan geldi. Süphesiz biz, Allah’tan geldik ve O’na (cc) dönecegiz. Gelis vaktimizi de dönüs vaktimizi de tayin eden ancak Allah’tir. Devletimizle, milletimizle maddi ve manevi bütün imkan ve gayretimizle el birligiyle bugünleri atlatacak, öfkeyi degil merhameti kusanacagiz.
Büyük müjdelerin oldugu Ramazan’a eriyoruz, kavusuyoruz. Biz Allah’tan razi olalim. Orucumuzu gönül huzuruyla tutalim. Kiraatiyle, manasiyla ve ruhuyla Kur’an-i Kerim’e sarilalim. Gönlümüz, hayatimiz, zikrimiz Kur’an olsun.
Iman ederek ve sevabini yalniz Allah’tan umarak oruç tutalim; sadaka verelim, zekat verelim; kardeslerimizin acilarina da hüzünlerine de ortak olalim. Olalim ki, geçmis ve gelecek günahlarimiz bagislansin; Allah’tan razi olarak vakti gelince cennetine dahil olalim.

Takva Dershanesi Ramazan
Prof. Dr. Süleyman Derin

Ne mutlu bizlere ki Ramazan ayinin gölgesi üzerimize düstü, ona kavusma sevincini ümmet olarak hissetmeye basladik bile. Üç aylarin gelisi, Ramazan’a özel maddi ve manevi hazirligimizi hatirlatti bize. Hazirliksiz yakalanmak olmaz bu güzide aya. Her günü bir ömre bedel çünkü. Ramazan’da kaçirdigimiz yahut hasar verdigimiz her ibadetin telafisi, tedavisi imkansiz kadar zordur. O yüzden yüce Mevla, sifir hasarli sifir kaçakli bir Ramazan ayi için Recep ve Saban aylari ile hazirlik, donanim firsati tanir bizlere. Ramazan; Kur’an hasebiyle özel olmus, namaz, oruç, infak ve bol zikirle süslenmis bir ibadet ayidir. Bizler de Ramazan’a vasil olan bu güzel günlerde, pazartesi persembe oruçlari ile Ramazan ayina hos geldin demeliyiz. Her ibadetin karsilamasi kendi cinsinden olacagina göre saglik problemi olmayan kardeslerimizin de önceligi nafile oruçlar olmalidir. Oruç ama hasarsiz bir oruç dedik ya, iste onun için dikkkat etmemiz gereken bazi seyler vardir.
Sufilere göre oruç sadece mide ile tutulmaz; onlar oruç tutarken ihsan suurunda bir farkindaligi, takvayi elde etmeye çalisirlar. Sufi orucu, kulun kendisini Hak’tan ayri birakan her tür fuzuli islerden korudugu bir oruçtur. En üst mertebedeki oruç, havassü’l-havassin orucudur ki onlar kalblerini, Allah’tan alikoyan her seyden korur ve Allah’tan gayri hiçbir varlik görmezler. Bu kalbi oruçlari, namazlari gibi daimidir. (Bkz. el-Bahrü’l-Medid, I, 186) Avam kisiler ise orucu, yeme içmeden uzak kalmakla tamam olur sanirlar. Halbuki orucun zirhini kiran giybet, yalan, harama bakmak gibi günahlardan sakinmaksizin tutulan oruç, makbul bir oruç mudur? Bu itibarla Ramazan ayi oruç ve açlik ile nefsi terbiye etmekte, bütün Müslümanlara nefsin en tabii ihtiyaçlarina ket vurmayi ögretmektedir. Ne var ki Ramazan orucu Peygamber Efendimizin bize ögrettigi sekilde bütün sartlarina riayet etmeye çalisilarak tutulmalidir.

Manevi Sartlariyla Oruç
Doç. Dr. Mahmud Esad Erkaya

Peygamber Efendimiz baska bir hadisinde, “Yalani ve yalana göre hareket etmeyi terk etmeyenin yemeyi içmeyi birakmasina Allah’in ihtiyaci yoktur!” (Buhari, Savm, 8) buyurarak oruçlunun yalan içeren her türlü fiilden uzaklasmasi gerektigini belirtmektedir. Oruçlu kisinin tutmasi gereken organlarindan biri de kulaktir. Dinen duyulmasi mahzurlu olan, insanlarin arasini bozan giybet ve nemime gibi konusmalara ve insani günaha tesvik eden sözlere karsi kisinin kendisini tutmasi tavsiye edilmistir. El ve ayagin haramlardan korunmasi, midenin haram ve süpheli lokmadan sakindirilmasi oruçla elde edilen sevabin haramlarla yok edilmesinin önüne geçecektir.
Orucun yalnizca aç kalmaktan ibaret bir davranis olarak kalmasinin önüne geçmek için kisinin tüm organlariyla birlikte oruç tutmasi Peygamber Efendimizin tavsiyesidir. Efendimiz, “Oruç tutan nice kimseler vardir ki oruçtan nasibi sadece aç kalmaktir. Geceyi ibadetle geçiren nice kimseler vardir ki kiyamdan nasibi sadece uykusuz kalmaktir.” buyurmustur. (Ibn Mace, Siyam, 21) Oruç ve namaz gibi ibadetler hakkiyla yerine getirildiginde kisiyi her türlü kötülüklerden uzaklastiracak, güzel ahlakli birer mü’min olmalarini saglayacaktir. Oruç insana sabri, takvayi, sükrü ve yardimlasmayi ögreten bir ibadettir. Oruç her seyden önce sabri gerektirir. Oruç tutan kisi, önündeki yiyecege elini uzatmadigi gibi kirici söz ve fiillerden de uzak durur. Ayrica nefse hos gelen oyun ve eglence içeren aliskanliklarina da son verir. Bundan dolayi Peygamber Efendimiz, “Oruç, sabrin yarisidir.” buyurur. (Ibn Mace, Siyam, 44) Yüce R abbimiz, “Allah’in yeryüzü genistir. Sabredenlere mükafatlari elbette hesapsiz olarak verilir.” (Zümer 39/10) buyurarak bu sabrin karsiliginin hesapsiz olacagini bildirir. Oruç tutarak sabir gösteren mü’min, takva üzere kurulmus bir yasantinin temellerini atmis olur. Nitekim orucun bozulmamasi için günlük hayatta helal olan bazi davranislari dahi terk etmek kisinin nefsini terbiye etmesi için gerekli görülmüstür. Bu yönüyle oruç, insanin manevi terbiyesinde önemli bir yöntem olarak da görülmüstür. Çok yemek insani rehavete sevk eder. Oruç ise vücudun ibadetler için hazir olmasini saglar. Oruç bir taraftan bedendeki hissi kuvveti ortadan kaldirarak onu sehevi arzulardan arindirirken diger taraftan da kalbi, insani bazi sikintilardan temizleyerek saf hale getirir. Bu yönüyle oruç nefs terbiyesinde önemli bir fonksiyon üstlenmektedir. Zira nefs terbiyesinde temel unsur nefsin sehvetlerini dizginlemektir. Nefsin tüm arzu ve isteklerini mesru sinirlar çerçevesinde sinirlamak, normal sartlar altinda helal olan bazi davranislardan dahi oruç vesilesiyle uzak durmak bunun gerçeklesmesi için uygulanan bir metottur.


Dosya yazilarinin tamami derginin Mart, 2023 sayisinda.

Muhterem hazirun, Hazret-i Muhammed’in peygamber olarak gönderilmesi...

Insanin fitrati tertemizdir. Ne var ki zamanla disardaki enkazin, toz dumanin külleri üzerine düser....

Ilim ve Irfan dergisinin 2024 Aralik sayisi sahsiyet dosyasiyla çikti....

IRFAN BASIM YAYIN DAGITIM SAN. VE TIC. LTD. STI.
Zafer Mahallesi Kurultay Sokak No:1/6 Yenibosna | Bahçelievler / Istanbul | Telefon: 0(212) 694 98 98
Copyright © 2012-2024